What is Sharia?

It is a word of Arabic origin and means "way, sect, method, custom, the way that leads a person to a river or a source of drinking water." In Islam, Sharia, the verses of the Quran and the Prophet Muhammad. It refers to the totality of religious laws created by the inferences of the class of scholars from the texts consisting of the words and deeds of Muhammad.It covers all concepts and rules regarding worship (considered fard-wajib), treatments and punishments[1]</sup .

The application of Sharia is considered to be the name given to the legal system that Muslims put forward by interpreting the divine message according to the period and geography in which they live. However, tradition also has an important place in this interpretation. How it should be implemented has always been, and still is, a matter of debate between conservative and liberal Muslims. For example, in banking, the practice of generating “interest income” in various forms has become widely accepted, with Western companies offering Islamic financial products to attract Muslim customers, but this is not that easy in all areas.

Şeriatın uygulandığı ülkeler arasında farklı yaklaşımlar bulunmaktadır. Bazı ülkeler şeriatı esas hukuk sistemi olarak uygularken, bazıları ise şeriatı diğer hukuk sistemleriyle birlikte kullanmaktadır. İşte şeriatın uygulandığı bazı ülkeler:

Şeriat Nedir?
What is Sharia?
  • Afganistan: Afganistan, İslam Şeriatı’na dayalı bir hükümet sistemine sahiptir.
  • Brunei: Brunei Sultanlığı, Sultan Hassanal Bolkiah tarafından yönetilen mutlak bir monarşidir ve 2014 yılı itibariyle İslam Şeriat Kanunu ile yönetilmektedir.
  • İran: İran İslam Cumhuriyeti, İslam Şeriatı temelinde yönetilmektedir.
  • Moritanya: Moritanya, İslam Şeriatı’na dayalı bir hükümet sistemine sahiptir.
  • Pakistan: Pakistan, İslam Şeriatı’nın uygulandığı bir ülkedir.
  • Suudi Arabistan: Suudi Arabistan, İslam Şeriatı’na dayalı bir monarşi ile yönetilmektedir.
  • Umman: Umman Sultanlığı, İslam Şeriatı’na dayalı bir hükümet sistemine sahiptir.
  • Yemen: Yemen, İslam Şeriatı’nın uygulandığı bir ülkedir.
  • Endonezya: Endonezya, dünyanın en kalabalık Müslüman nüfusuna sahip ülkesidir. Endonezya’da İslam Şeriatı, özellikle Aceh eyaletinde kısmen uygulanmaktadır. Diğer bölgelerde ise laik hukuk sistemi hakimdir.
  • Malezya: Malezya, İslam’ın resmi dini olarak kabul edilmiştir. Malezya’da İslam hukuku, aile hukuku ve miras hukuku gibi alanlarda uygulanmaktadır. Ancak Malezya’da laik yasalar da mevcuttur.
  • Nijerya: Nijerya, hem İslam hem de Hristiyan nüfusuna sahip bir ülkedir. Kuzey bölgelerinde İslam Şeriatı uygulanırken, güney bölgelerinde laik yasalar hakimdir.
  • Bangladeş: Bangladeş, İslam’ın resmi dini olarak kabul edilmiştir. Ancak Bangladeş’te laik yasalar da mevcuttur.
  • Katar: Katar, İslam Şeriatı’na dayalı bir monarşi ile yönetilmektedir. İslam hukuku, ceza hukuku ve aile hukuku alanlarında uygulanmaktadır.
  • Birleşik Arap Emirlikleri (BAE): BAE, İslam Şeriatı’na dayalı bir federasyon ile yönetilmektedir. İslam hukuku, özellikle ceza hukuku alanında uygulanmaktadır.

Bu ülkeler, İslam hukukunu farklı düzeylerde uygulamaktadır ve bazı bölgelerde laik yasalar da mevcuttur.

Hristiyan Şeriatı

İncil’e göre insanları doğru bir şekilde eğitmeyi amaçlayan bir kural ve buyruk sistemidir. İncil, Şeriat’ın asıl hedefinin insanlara kurtarıcıya olan ihtiyacı göstermek olduğunu vurgular. İnsanlar, Şeriat’ı yerine getiremeyecekleri için Mesih’in sunduğu lütuf aracılığıyla aklanabilirler. Bu, insanların kutsallıktan yoksun olduğunu ve kendi başlarına kurtulamayacaklarını gösterir. Şeriat ayrıca şekilsel ve ibadetsel buyruklarda da Mesih’e dair ipuçları içerir[2].

Hristiyanlarda farklı mezheplerin farklı Şeriat anlayışları bulunur. Katolikler, Ortodokslar, Protestanlar, Süryaniler, Ermeniler ve Latin Amerika Hristiyanları arasında Şeriat hükümleri farklılık gösterir. Ancak hepsinin ortak noktası Baba, Oğul ve Kutsal Ruh’tur. Şeriat, insanları doğru bir şekilde eğitmek ve Mesih’e olan ihtiyacı göstermek amacıyla kullanılır. İncil’e göre, Şeriatın tamamlanması ve geçerliliği Mesih’in gelmesiyle gerçekleşmiştir. Mesih, Şeriat’ı geçersiz kılmaya değil, tamamlamaya gelmiştir.

Şeriatın temel amacı, insanları Tanrı’nın kutsallığına ve kurtarıcıya olan ihtiyacına yönlendirmektir. Bu, insanların kendi çabalarıyla kurtulamayacaklarını ve Mesih’in lütuf aracılığıyla aklanmaları gerektiğini vurgular. Şeriat, insanların günahkarlığını ve çaresizliğini gösterirken, Mesih’in sunduğu kurtuluşu da işaret eder. Bu nedenle Hristiyan Şeriatı, insanları Tanrı’nın sevgisine ve kurtarıcıya olan ihtiyaçlarına yönlendiren bir rehber olarak kabul edilir[3]

Hristiyan şeriati ile yönetilen ülke bulunmamaktadır.

Musevi şeriati

Musevilik, İbranice Yehuda’dan gelen bir tanım sözcüğüdür ve aynı zamanda İsrailoğullarının soyunu ifade eder. Musevilik, Musa’nın getirdiği bir inanç sistemidir ve eski Mısır, Mezopotamya, Babil ve Sümer kültürlerinden büyük ölçüde beslenmiştir. Zaman içinde peygamber Musa’nın on emrinden uzaklaştırılarak söylencelerle süslenip ilahi ve kitaplı bir din haline gelmiştir[4].

Musevi Şeriatı, İncil’e göre insanları doğru bir şekilde eğitmeyi amaçlayan bir kural ve buyruk sistemidir. İncil, Şeriat’ın asıl hedefinin insanlara kurtarıcıya olan ihtiyacı göstermek olduğunu vurgular. İnsanlar, Şeriat’ı yerine getiremeyecekleri için Mesih’in sunduğu lütuf aracılığıyla aklanabilirler. Bu, insanların kutsallıktan yoksun olduğunu ve kendi başlarına kurtulamayacaklarını gösterir. Şeriat şekilsel ve ibadetsel buyruklarda da Mesih’e dair ipuçları içerir.

Musevi Şeriati ile yönetilen bir ülke bulunmamaktadır.

Sources

Shares:

Leave a Reply Cancel reply